Anadolu Efes 2014 Sürdürülebilirlik Raporu Yayınlandı

2014 Sürdürülebilirlik Raporu’nun 5'incisini yayınlayan Anadolu Efes; GRI G4 Rehberi ve BM İlerleme Bildirimi (CoP) ilkelerine göre hazırladığı raporda; 2014 yılı taahhütlerine, performansına ve gelecek hedeflerine yer veriyor.



Raporda aynı zamanda Anadolu Efes Pozitif Etki Planı 2008-2015 dönemi sonuçları analiz ediliyor ve iklim değişikliği gibi sorunların üstesinden gelmek üzere yeni hedeflerin belirleneceği aktarılıyor.



Anadolu Efes, Global Reporting Initiative'in (GRI) G4 Raporlama Rehberi doğrultusunda performansını ölçtüğü 2014 yılı Sürdürülebilirlik Raporu'nu yayınladı. Türkiye, Rusya, Kazakistan, Gürcistan, Moldova ve Ukrayna’daki bira operasyonlarının tümünü kapsayan rapor; GRI G4 Rehberi’nin performans göstergeleri, sürdürülebilirlik performansının niteliksel ve niceliksel açıdan takibine yönelik yöntemler ve şirketin 2011’de imzaladığı BM Küresel İlkeler Sözleşmesi (UNGC) tarafından tanımlanan İlerleme Bildirimi (CoP) İlkeleri de dikkate alınarak hazırlandı.

Yarının dünyasında; sorumlu ve hesap verebilir işletmeler güçlü olacak

Anadolu Efes’in faaliyet gösterdiği pazarlarda en beğenilen içecek firması olma vizyonunu gerçekleştirmesinin en önemli yolu olarak sürdürebilirlilik çalışmalarının gösterildiği raporda; şirketlerin yakın gelecekte yeni neslin yeni beklentilerini karşılayan ürün ve hizmetlerin yanı sıra; iklim değişikliği, su ve gıda kıtlığı gibi sosyal, iktisadi ve çevresel sorunların üstesinden gelmeleri; daha refah ve yüksek bir yaşam kalitesi talebini karşılamaları gerektiği belirtiliyor. Yarının dünyasında; sorumlu ve hesap verebilir işletmeler olması öngörülüyor. Daha iyi bir yaşam sürdürebilmek amacıyla benimsenen Anadolu Efes Pozitif Etki Planı ile sürdürebilirlik çalışmalarına odaklanılıyor.

Anadolu Efes sürdürebilirlik çalışmaları kapsamında 2014 yılında;

Bira üretim süreçlerinde 2008’e kıyasla, satılan ürün hacmi bazında %22 daha az su ve %17 daha az enerji kullanıldı. %27 daha az atık su ve %14 daha az emisyon üretildi.

Atık ve yan ürün geri kazanım oranı %95,6’ya yükseltilirken ambalaj malzemesi kullanımı azaltıldı. Harcama bazında %78,4 yerel tedarik oranına ulaşıldı. Türkiye ve Moldova’da Tarım Destek Programı üzerinden değer zincirini geliştirme çalışmalarına devam edildi. Değer zincirinin tümünde çalışmalar iklim değişikliğiyle mücadele hedefi doğrultusunda yürütüldü.

Rapordan başlıklar

Anadolu Efes sürdürülebilirlik raporunda, 2014'te elde edilen başarılar ve 2015 hedeflerine yönelik bazı başlıklar ise şöyle:

Su yönetimi: Gelecekte daha iyi bir yaşam sürebilmek için daha fazla temiz su kaynağına ihtiyaç duyulacağı gerçeğinden yola çıkan Anadolu Efes, bira fabrikaları ve malt tesislerinde daha az su tüketerek toplum açısından çok kıymetli olan bu hammaeddeyi koruyor. 2015’te 2008’e kıyasla ürün başına su tüketimini %35 düşürmeyi amaçlayan Anadolu Efes, 2014 itibarıyla bu hedefe %63 oranında ulaştı.

Enerji ve emisyon yönetimi: Anadolu Efes, tüm faaliyetlerinde karbon ayak izini enerji kaynaklarının verimli kullanımı yoluyla azaltıyor. 2015’te 2008’e kıyasla ürün başına enerji tüketimini %25 düşürmeyi amaçlıyor. 2014 itibarıyla bu hedefe %66 oranında ulaştı.

Değer zincirini geliştirmek: İş geliştirme projeleri ve tarım destek programları sayesinde paydaşların iş değeri üzerinde pozitif bir etki yaratılarak kurumsal sürdürülebilirlik daha üst seviyeye taşındı. Türkiye ve Moldova’daki Tarım Destek Programları üzerinden çiftçilere verilen destek sürdürüldü. 2017 yılında Anadolu Efes Moldova’nın gereksinim duyacağı tüm maltlık arpanın yerel üreticilerden temin edilmesi hedefleniyor.

Operasyonel güvenilirlik: Güvenli ve çevreye saygılı bir biçimde faaliyet sürdürerek pozitif etki oluşturmak için çalışmalar yürütülüyor. Amaç sıfır kaza oranına ulaşmak ve katı atık ve yan ürünlerde geri kazanım oranını azamiye çıkarmak. 2013 yılında 1,63 olan kaza sıklık oranı 2014’te %18 azaltılarak 1,33’e düştü. 2013’te %94,6 olan katı atık ve yan ürünlerin geri kazanım oranı ise 2014’te %95,6’ya yükseldi.

Toplumsal gelişim: Toplumların sosyo-kültürel yaşamına zenginlik katılmasının yanı sıra toplum beklentileri de dikkate alınıyor. 2014’te yerel ekonomilere katkıda bulunan uygulamalar ve eğitim, müzik, spor ve kültürel aktivitelere destek veren programlara yapılan yatırımlarla, iktisadi ve sosyo-kültürel gelişime yardımcı olmaya devam edildi. Yetenek yönetimi: Yeteneğe gereken değerin verildiği adil bir çalışma ortamı sağlayarak en çok tercih edilen işveren olunması hedefleniyor. 2011’de UN Global Çompact’ın imzalanmasının ardından UNGC ve BM Kadın Örgütü’nün ortak girişimi olan Kadınların Güçlendirilmesi İlkeleri'ne de imza atıldı. Çeşitlilik ve fırsat eşitliğine olan bağlılık üst kademeye çıkartıldı. Çalışan başına verilen eğitim 2013’e kıyasla %8 arttrılarak 26,5 saate ulaştı.